"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

22 Ağustos 2016 Pazartesi

HAYVANAT BAHÇESİ GERÇEKLERİ


          Bir hayvanat bahçesinde küçücük bir alanda dört duvara rasında tutulan zürafalar ve acı gerçek.. Gözlerini Afrika'da açan bu zürafa artık özgürce gezdiği savanları göremeyecek, çünkü o insanlar, çocuklar eğlensin diye artık bir mal durumunda.. Özlemini çektiği ağaçları gerçek sanıp resimdeki ağaçtan yaprak koparmaya çalışması ise içler acısı..



Ayının durumu daha beter.. Artık ne özgürce dolaşabileceği bir orman var, ne de içinden balık avlayabileceği, yıkanabileceği bir nehir.. 


       İşte sizler çocuklarınızı, hayvanları tanısın veya eğlensin diye hayvanat bahçelerine, su parklarına, sirklere onları götürdükçe bu işkence ve ölüm yuvaları artmaya devam edecektir. Çocuklarınıza hayvanları belgesellerden tanıtın. Ayrıca ayı ve zürafayı tanısa ne olacak ki, mahallenizdeki bir kedi veya köpeğe yaklaştığında 'O pis hayvana dokunma!!!' diye bağıran siz değil misiniz???

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.